Bahçelerdeki ürünün fiyatının işçilik ücretini dahi karşılamadığına dikkat çeken Bayraktar, ürününü dalında bırakan üreticiler olduğuna dikkat çekerek “Bilindiği üzere, narenciye bahçelerinin çoğunluğu sahile yakın değerli arazilerde bulunuyor. Arka arkaya ürettiği ürününden zarar eden bazı üreticilerimiz, arazilerini satmak istiyor. Bu durum ülkemizin en değerli arazilerinin imara açılma tehlikesini beraberinde getiriyor. Üreticilerimize sahip çıkmazsak bahçeler yazlık evlere dönüşebilir” diye konuştu.
ALIM GARANTİSİ OLSUN
Çiftçinin kazanç sağlayamadığı narenciyede tarladan çıkan ürünün tüketiciye yüzde 634.4 daha pahalıya ulaştığının altını çizen Bayraktar, “Üreticiye pazar garantisi verilmeli, arz fazlası sorunu yaşanan yıllarda devlet adına alımlar yapılarak, marketlere tavan fiyat sözü alınarak satılmalı. Bu şekilde üreticilerimizin ürünü elinde kalmayacak ve tüketici markette ürünü daha uygun fiyata satın alabilecektir. Yeterli gelir elde edemeyen üreticilerimizin kredi borçları faizsiz ertelenmeli. Narenciye üreticilerimize kullandırılacak faizsiz kredilerde limitler artırılmalı, kredi masrafları alınmamalı” dedi.
VATANDAŞ 7 KAT PAHALIYA ALABİLİYOR
Çiftçinin kazanç sağlayamadığı narenciye ürünleri, vatandaşa ise 6-7 kat daha pahalıya ulaşıyor.TZOB verilerine göre, şubatra üretici ve market arasındaki fiyat farkı en fazla yüzde 634.4 ile limonda görüldü. Limonu yüzde 572.2 ile portakal, yüzde 340.1 ile kuru incir, yüzde 259.3 ile kabak takip etti. Yani limon 7.3 kat, portakal 6.7 kat, kuru incir 4.4 kat, kabak 3.6 kat pahalıya satıldı. Üreticide 2 lira 50 kuruş olan limon 18 lira 36 kuruşa, 3 lira 50 kuruş olan portakal 23 lira 53 kuruşa, 115 lira olan kuru incir 506 lira 20 kuruşa, 13 lira 33 kuruş olan kabak 47 lira 90 kuruşa markette satılmış oldu.
